-
MACİT SOYDAN
Tarih: 15-03-2025 18:25:00
Güncelleme: 15-03-2025 18:25:00
1950'li yılların sonu.
O zaman yeni yeni popüler olmaya başlayan oyuncu Emel Yıldız için Ankara merkezli gazete, muhabir Mustafa Gediközer'i röportaj yapması için İstanbul'a göndermiş.
Malum o yıllarda sadece telefonla ki o da saatler süren bağlantı dışında karşınızdaki ile görüşebiliyordunuz. Bu yüzden fotoğraf çekimi de önemli olduğundan Gediközer ve foto muhabiri yola revan olmuşlar.
Gerisini röportaj sahibinden okuyalım...
Emel Yıldız'ı arkadaşım Vecdi Benderli'nin Artist Organizasyon Bürosu'nda yakaladım. Benim kapıdan girdiğimi görünce, "Aşk olsun. İnsan Ankara'dan gelir de, beni burada mı bulur ? Vallahi gücendim Mustafa"
- Haklısın Emel ama Edirne Kapısı nerede, Beyoğlu nerede ? Neyse seni bulmam çok iyi oldu. Taa Ankara'dan gazetem için seninle özel röportaj yapmaya geldim. Hem okuyucularımız, hem de sinemaseverler için"
"Madem ki röportaj yapacağız. Şu yan odaya geçelim" dedi.
Yandaki oda Vecdi Benderli'nin odası idi. Kendisi yoktu. Birçok tanınmış film yıldızlarından bazılarını bu büroda bulmak kabildi.
Odadaki koltuklara oturup konuşmaya başlamadan önce, "Evvela gazetenin okuyucularına sevgi ve muhabbetleri miletin. Bunu bilhassa rica ediyorum" dedi.
"Peki Emel hanım bu zaten benim vazifem" diyerek sorularımı sıralamaya başladım.
- Bize kısaca biyografinizi anlatır mısınız ?
- İstanbul'da 1940 yılında doğdum. İlk ve orta tahsilimi de yine burada ikmal ettim"
- Bu kadar mı ?
Güldü.
"Her soruna verdiğim cevaplarla gerisini sen tamamlarsın" dedi.
- Demek ilk filminizden 2 sene evvel, yani Feryat'tan 2.000 lira aldınız. Ya son filminizden ?
- - 4.500 lira.
- Diğer artistlerimizin başlarından enteresan vakalar geçmiş. Sizde de böyle bir durum yaşandı mı ?
- Tabii ki. Allahın Dediği Olur filmini çevirirken Yakacık'taki Soğanlı köyünde filmde kötü adam rolünü oynayan Hasan Ceylan bana saldırıyordu. Ben de bar bar bağırıyordum. Tam bu arada iki jandarma eri koşarak yanımıza geldi. Hasan'ı bana saldırmakla suçlayıp karakola götürmeye zorluyorlardı. Allah'tan rejisörümüz Turhan Day bunun bir film çekimi olduğunu zar zor anlatıp ikna etti de Hasan kendini kurtardı.
-Peki bu sene hangi filmde oynuyorsun ?
- Cumbadan Rumbaya, Yeşil Köşkün Lambası, Meryem, Yaralı Kuş gibi filmlerde Ekrem Bora, Muhterem Nur, Çolpan İlhan ile kamera karşısına geçtim.
Size hayranlarınızdan gönderilen mektuplar çok olsa gerek.
- Günde 15 - 20 tane geliyor ama maalesef cevap veremediğim için çok üzülüyorum.
Röportaj sonrası kısa bir sohbetin ardından ben Ankara'ya dönmek için müsaade istedim."
Haber bu kadar.
*****
Peki ne alaka Emel Yıldız ? Biz tanımıyoruz diyenleriniz de olabilir.
O zaman şöyle bir - iki hatırlatma yapayım.
İlki Türkan Şoray'ın keşfedilme hikayesi.
Şoray, Fatih Kız Lisesi'nde okurken, ailesiyle Karagümrük'teki bir evde kiracı olarak oturuyordu. Ev sahiplerinin kızı ise Yeşilçam'dan Emel Yıldız'dı. Yıldız, Türkan Şoray'ı bir film setine götürdü. Orada Türker İnanoğlu ile tanışan Şoray, böylelikle sinemaya adım atmış oldu. Yani Türkan Şoray'ı keşfeden kişi.
Peki ya diğeri.
Belki beyazperdeden pek fazla hatırlayanınız olmayabilir ama bir lakap ile tüm ülkenin gündemine oturdu.
Evet, Bulgaristan - Rusçuk'ta dünyaya gelen v e sonrasında ailesiyle birlikte Türkiye'ye dönen, Yeşilçam'da birçok filmde rol alan, yazarlık yapan bu kişi aslında,
Büyük usta, gazeteci - yazar merhum Bekir Coşkun'un 21 Mart 1999 tarihli köşe yazısından küçük bir alıntı yapalım isterseniz,
"Kedileri-köpekleri öldürüp getiren her vatandaşa iki yüz lira mı ne veren bir belediye başkanına ‘‘cani’’ dediği için. Yaklaşık 7 ay hapis yatacak.
Panter Emel Yıldız, hiçbir çıkarı olmadan, nerede bir doğa-çevre-hayvan katliamı varsa yetişirdi. O sadece bir hayvansever... Belki biraz dozunu kaçırıp adamları evire çevire benzetirdi; ama o yüreğinde yanan sevgi alevinin esiri"
Evet yazıda da gördüğünüz gibi o yeşilçam yıldızı, sonraki yıllar hayvan hakları için savaşan Emel Yıldız, namı diğer "Panter Emel"
Nereden nereye...
Bugün 83 yaşında ve eminim hala mücadelesini sürdürüyordur.
NOT : Araştırmacı - Yazar Metin Turhan Arşivi'nden alınmıştır.
Nota ve Tınıyla...
macit.soydan@gmail.com
- MÜVEZZİ...
- FREELANCE ÇALIŞMAK...
- SABAH ÇÖPÇÜYLE, GECE BEKÇİYLE...
- NEYSE Kİ HENÜZ BİR SÖZLÜKLERİ YOK...
- MARLON BRANDO'NUN JİLETİ, MARILYN MONROE'NUN GECELİĞİ BURADA....
- Z KUŞAĞI İLE ANLAŞMAK...
- MUTLULUĞUN RESMİNİ FİN'LİLER ÇİZİYOR...
- SENE 1934 - ANKARA'DA BİR BAYRAM SABAHI...
- CHEESE...
- KOLEJ'Lİ KIZ SUNA...
- SÜREYYA'DAN ÇIK, BOMONTİ'YE GİR...
- BÜYÜK HİLMİ...