Hikmet KELEŞ

Kıyasıya eleştirmekten aylardır çekinmediğim Türk Futbol Federasyonu sonunda kamuoyundan gelen yoğun eleştirilere daha fazla dayanamadı ve 18 Temmuz'da olağanüstü seçim kararı aldı.

Bu karar birçok kulübü memnun etse de tarihi konusunda eleştiriler devam ediyor.

18 Temmuz  özellikle süper lig takımlarının çoğunluğu tarafından çok geç bulunurken, bazı kulüplerimiz için ise makul bir tarih olarak nitelendirildi. .

Bana kalırsa da alınan tarih geç bir tarih.

Bence o zamana kadar yeni seçilecek Federasyon yeni sezon hazırlıklarını tamamlamış, kurullarını seçmiş, maçları idare edecek ekipleri belirlemiş olmalıdır.

Bu bakımdan federasyon en yakın sürede seçime gitmeli ve bu başarısız yönetimin yerine gelecek yönetim bir an önce mevcut yönetimin hafızalarda yer eden kötü izlerini silmelidir.

Gel gelelim Mehmet Büyükekşi ve yönetimi, süreci 18 Temmuz'a taşıyarak A milli Futbol takımımızın Almanya'da düzenlenecek olan Avrupa futbol şampiyonasında olası başarısı sayesinde hafızalarda oluşturdukları kötü hatıraların izlerini silme niyetinde gibi görünüyorlar.

Bence bu amaçları  doğrultusunda 18 Temmuz tarihine kadar yönetimde kalabilmek adına eleştirileri dindirmek için belki de çok daha önceden alınması gereken bir karara imza attılar.

Bu haftadan itibaren özellikle düşme hattı ve şampiyonluk mücadelesini ilgilendiren maçlarda video yardımcı hakem "VAR"da  yabancı hakem ataması kararı alındı.

Özellikle Fenerbahçe yönetiminin aylardır dile getirdiği "VAR'da  yabancı hakem uygulansın"  isteğinin ne kadar isabetli bir karar olduğunu şampiyonluk yarışını doğrudan etkileyecek bir maçta görmüş olduk.

Karagümrük ve Fenerbahçe arasında oynanan maçta video yardımcı hakemin yabancı hakem olması maça bence doğrudan etki etti.

Hakemin vermediği bir penaltı VAR tarafından verdirildi. Verdiği bir penaltıyı ise VAR hakemi tarafından iptal ettirildi.

Eğer bu maçta yerli bir VAR hakemi olsa yaşanacak spekülasyonları hayal edebiliyor musunuz ?

Maç sonu o hakemi kimler neler ile suçlardı ben hayal edebiliyorum.

VAR'daki hakemden cesaret alan maçın orta hakem önce Fred'e yapılan çok sert bir faul sonucunda  Karagümrük'lü oyuncuya direkt kırmızı kart gösterdi, ardından da maçın uzatma dakikalarında herkesin penaltı beklediği bir anda öyle kritik bir karar verdi ki; yaptığı hatalardan daha çok konuşulacağı kesin.

Karagümrük'lü oyuncunun kendini yere atmasını çok iyi süzerek pozisyonu aldatmaya yönelik bir hareket olarak değerlendirdi ve oyuncuyu ikinci sarı kartı göstererek oyundan attı.

Hiç kuşkum yok ki maçın hakemi VAR hakeminin yabancı olması sayesinde bugün skandal bir yönetim sergilemekten kıl payı kurtulmuştur.

Sezonun başından beri skandal yönetimleri ile izleyenleri çileden çıkaran hakem performanslarını engellemek aslında bu kadar kolaymış.

İnsan bu gerçeği görünce "şimdiye kadar neredeydiniz" demekten kendini alamıyor.

Önceki yazımda federasyon için eski hamam eski tas olduğu sürece yeni skandallarla buluşmak üzere diyerek yazımı noktalamıştım.

Şimdi ise Eski hamam yeni tas diyebileceğim bir durum oluştu.

Var hakeminin yabancı olmasına  karar veren Federasyon, sorun  hamamda değil tas'ta diyerek farklı bir mesajı mı vermeye çalışıyor acaba.

Ne diyelim buna da şükür.

Sevgili okuyucular.

Dün Fenerbahçe futbolda şampiyonluk yolunda ölüp ölüp dirilirken, aynı saatte kadın basketbol takımı üst üste ikinci kez Euro lig şampiyonluğu için parkeye çıktı. Rakibini geçen yıl farklı bir skorla geçerek kupayı alan Fenerbahçe Alagöz, bu yılki rakibine de aynı tarifeyi uygulayarak üst üste iki yıl şampiyon olan ilk takım oldu ve  tarihe geçti.

Kadın basketbolunun Avrupa'da açık ara en önemli takımı olmayı başaran Fenerbahçe ile gurur duyduk.

Tebrikler  Fenerbahçe.

Futbol'da da Avrupa'dan bir kupa getirmeniz dileğiyle.

Sevgi ve saygı ile esen kalın.

mrhiko@gmail.com