içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

MERCİMEKTEN DE FAVA PEKALA OLUR HEM DE EN MÜKEMMELİNDEN

Ankara’da gazetecilik yaptığım yıllarda, gastronomi uzmanlığımın da verdiği cesaretle, özellikle hafta sonu arka sayfaları için, gıda içerikli haberlerle de ilgilenirdim…

 

Mâlum hafta sonu öyle miting ya da siyasi gezi yoksa, Ankara ‘Kısır’ bir gündeme sahiptir, kuş uçmaz, kervan geçmez; e ben de öyle masa başı haber de sevmezdim…

 

Peki ne yapardım?

 

Işıklar içinde uyusun, arardım Ayşe Baysal’ı, sağlıklı ve lezzetli bakliyat konusunda en azı iki saat röportaja giderdim, Ankara’da yakalayabilmişsem tabii,  yakalardım da, zira önlemini alır, hafta içi de denk getirip, dosyalayıp saklardım Ayşe üstadımı…

 

*****************

 

Hiç kuşku yok ki, asker anıları olanlar için ‘Kara Şimşek’ denilen,  yatılı okul ya da yemekhane anıları olanalrın da ‘Yine mi?’ diye burun kıvırdığı ve yemeğinin hakikaten çok da çekilecek bir yanının olmadığı mercimeğin binbir haline bu aziz millete seviden yenge esimdir Ayşe Baysal…

 

Böreğini, tavasını, ununu bulabilirsen poğaçasını,  açmasını, hattâ baklavasını anlattı yıllarca röportajlarımda…

 

Bir röportajımda; ‘Ayşe hocam, böreği, baklavası, tavası oluyor da, ya favası olmaz mı?’ diye sormuştum, yaratıcı lezzetçi yanımı da biliyor ya, ‘Pekâla olur, mükemmel de olur; tabii senin elinde lezzetlendirmene bağlı’ demişti…

 

****************

 

Kısa bir çalışma ile, yeşil mercimekten fava çeşitlendirmesi yaptım ve Ayşe hocamla da paylaştım; izni ile ki akıl hocamdır zaten,  röportajının altına iliştirdim…

 

Şimdi sizlerle, 10 Şubat 1999’da, o dönem çalıştığım gazetenin arka sayfanın manşetinde yer alan haberde  bulunan ‘Yeşil Mercimekten En Mükemmelinden Fava’  tarifini paylaşacağım…

 

İnanın muhteşem bir lezzeti var…

 

******************

 İki su bardağı yeişl mercimeği; iiyce yıkayın, sonra içine sekiz bardak soğuk su koyacağnız bir tencerye boşaltın…

 

Tencereye,  kabukları soyulmuş ama doğranamış iki baş soğan ile altı diş sarmısağı ve ortadan ikiye böleceğiniz iki limonu ekleyip, önce on dakika harlı ateşte, sonra da yirmi dakika altı kısık bir biçimde haşlayın…

 

Haşlama işlemi bittikten sonra, limon, sarımsa ve soğanı tencereden çıkartın,  mercimeklerin suyunu süzün ve içine bir tatlı kaşığı zencefil, bir atlı kaşığı zerdeçal ve bir çay kaşığı kimyon ekleyerek; robotta iyice çekin…

 

 Bu püremsi karışımı, yayvan bir kayık tabağa yayın ve buzdolabında en az üç saat üstü kapalı olarak iyice soğutun…

 

Bu ayara ayrı bir yerde, en az yirmi tane siyah zeytinin çekirdeklerini çıkartıp, bir kesme tahtasında iyice kıyın, bir çay bardağ zeyitenyağında bu zeytinleri sos haline getirin…

 

Buzdolabından üç saat sonra çıkartacağınız ve içinde mercimekli karışım bulunan pürenin üzerine gezdirin…

 

En son üstünü de; iyice yıkanıp kıyımlık kereviz yaprağı ve derotu ile, ince kıyımlık taze soğanal süsleyip; servis yapın…

 

Gerçekten lezzetine doyamayacaksınız…

 

İster meze,  ister yemek eşlikçisi salata, ister bol yapıp ana yemek…

 

Işıklar içinde uyu Ayşe hocam…

 

Hepinize afiyetler olsun…

 

GASTRONOİM UZMANI&GURME

BOĞAÇ YÜZGÜL

 

Bu yazı 3656 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum